6 Nisan 2010 Salı

Rijkaard ve Devrim


Rijkaard yazılarımızın ikincisine hoşgeldiniz.Şimdi bazıları diyor ki ya total futbolu Rijkaard mı buldu ne devrimi? Ya Rijkaard bulmadı tamam ama devrim sahadaki futbolda değil ki devrim işleyişte. Oyuncusundan, teknik direktörüne kadar kendini döndürebilen bir sistemde.

Takip ettiğim forumlarda ve tv programlarında herkes ikiye bölümnüş durumda. Gitsin diyenler ve kalsın diyenler. Gitsin diyenlerin argümanları genelde aynı;

1. Barcelona zaten büyük takımdı Rijkaard çok da bir şey katmadı
2. Barcelona yı bugünkü haline getiren Cruyf tu, Rijkaard bir şey yapmadı.
3. -Bu enteresan bakın-Xavi,İniesta zaten kadrodaydı, Mesii 11-12 yaşında gelmişti bu takıma.
4. Burası Türkiye, İspanya’ya benzemez.
5. Rijkaard futbolu bilmiyor
6. Futbolcu olmakla teknik direktör olmak ayrı şeyler. Her iyi futbolcu teknik direktör olamaz.
7. Dünyanın en iyi 5 teknik direktöründen biri diye kakaladılar.

Kendimce bu eleştirilere kulp takıcam. Sondan başlıyım.

Peki bana dünya’nın en iyi teknik direktörlerini sölyeyin. Direk isim verin.10 olur 15 olur ve nedenlerini yazın. Ama üstteki 6 maddeyi gözönüne alın. Bu şekilde eleştirildiğinde ne cevap vereceğinizi hazırlayın sonra zor duruma düşmeyin. Belki Türkiye’de başarılı olacağını düşündüğün adamları sayın demeliydik ama ben dünya standartlarında bir futbol istiyorum. O nedenle sorumu böyle sordum.

6. madde doğrudur. Zira Maurinho, Van Gaal gibi adamlar iyi futbolcu değil ama iyi teknik adamdır mesela. –Diğer maddelere baktım da o kadar da iyi değillerdir belki bilmiyorum- . Her futbolcu da teknik direktör değildir. Mesela Hagi de çok iyi değildir başkasına göre. Rijkaard 5 senede 2 şampiyonluk,2 İspanya Kral Kupası ve 1 Şampiyonlar Ligi kazanmış. 2005,2006 da La Liga da en iyi teknik adam,2006’da IFFHS,Uefa dan en iyi teknik adam ödülü almış. Hem futbolcu hem teknik direktör olarak Şampiyonlar Ligi ni kazanan sayılı kişilerden biri olmuş .Bu kadar argüman yeter mi 6. maddeyi çürütmeye?

5. için birşey söylemeye gerek var mı? Empati ve diyalektik diyelim.

4’e sonra dönücez.
3. arkadaş o zaman dünya da teknik adam yok. Kundaktan alması lazım çocuğu. Hani bu ateistlere sorulan soru vardır ya peki onu kim yarattı, bunu kim yarattı diye. Ateist te der ite evrim di bilimdi bakteriydi. E bakteri yi kim yarattı derler. Onun gibi işte. O zaten bu takımdaydı bu zaten altyapıdaydı.

1,2 ve hatta tekrardan 3 ‘e de toplu cevap verelim. İşte bu futbol denen olay sistem işi ise Galatasaray’ın A takımının başında Rijkaard, yanında Neskeens alt yapıda Evert Jan Derks, kondüsyoner Albert Roca Puyol. Yani sen sadece Rijkaard ı değil tüm bu sistemi beklemelisin. Cruyflar,Van Gaaller tek başlarına her işi yetişemiyorlar doğal olarak. Çünkü biliyor musun onlar da insan. Ama Galatasaray sadece Rijkaard’ı getirip işi sallamadı. Diğer adımları da attı. Sen bunu bile göremiyorsun. Bırak o ilah saydığın Cruyf'un yanında çalışmış adama Cruyf olma şansı ver bu dünya'nın bambaşka coğrafyasında. O kendini yırttığın Hiddink'in yardımcılığını yapmış Neskeens'e saygı duy.Ama işte sorsan herkes analist. Rıdvan sağolsun.- bir de arada geçmiş olsun- herkes Galatasaray’ın saha içi dizilişini, taktiğini falan analiz edip duruyor. Sonuçta da diyor ki Rijkaard gitsin. Rıdvan ilk başlarda Rijkaard’ın B planı yok diyordu. Şimdi Türkiye’ye uydu diye kızıyor.

Bak arkadaş, bize üniversitede dediler ki strateji 3-5 yıllık uzun bir plan taktik ise o stratejiye ermek için yapılan davranışlardır. Bak işte dün de söyledim. Rijkaard da kendini geliştirebilir. Futbol tabiriyle ‘kumaşı sağlam’. Temeli Rijkaard ve ekibinin üzerine kurmakta sakınca yok.

Ve gelelim 4. maddeye. İşte bu yüzden Rijkaard bir devrimdir. Bir gün buranın da İspanya gibi İngiltere gibi olması için bu gün Rijkaard’a sabretmek gerekir. Aksi halde her şeyi sıfırdan başlatmak saçmalık olacaktır. Tüm bu yatırımların çöpe gitmesi olacaktır. Sonra bana gelip de ağzının sularını akıtarak İngiltere, İspanya futbounu övme. Unutma, devrimler sancılıdır. Sarı, kırmızı da devrime uygun renklerdir hani.

6 yorum:

BasitOyna Blog dedi ki...

Eline, yüreğinize sağlık. Özellikle 'devrim' kelimesini çok iyi açıklamışsınız.

vee unutulmamalı ki; "Devrimler 1 günde, 1 haftada, 1 ayda olmaz..."

Marat dedi ki...

Teşekkürler

onur dedi ki...

Her işte olduğu gibi Rijkaard'ı da mantıklı eleştirmek lazım elbette; şöyle ki:

1) Disiplin eksikliği: Rijkaard Hollanda mantığı ile "bu oyuncular üst düzey profesyonel, kamyonla para kazanıyorlar, baksınlar kendilerine çıkıp oynasınlar" diye düşünüyor; takımı kampa almıyor, höt zöt yapmıyor. Ancak Türk futbolcusu eğitimsiz ve bilinçsiz; parayı buldu mu gözü dönüyor, e zaten genç adam kanı da kaynıyor... Böyle olunca gelsin sakatlıklar! Eleştirim şu: 10 ayda öğrenmedi ise ya biraz yavaş çalışıyordur kafası ya da dediğim dedik takılıyordur. Klasik olacak ama burası Türkiye, AB üyesi ileri kültür & teknoloji ülkesi değil maalesef!

2) Kondisyon: Şahsen ben Puyol'un farkını görmedim takımda; hatta rakipten daha önce düşüyoruz oyundan. Bunu çözmesi gereken de ben değilim herhalde?

Tüm yukarıda yazdıklarım fasa fiso aslında. Şimdi gelelim sadede...varsayın ki GS kulübü başkanısınız. 2 sene sonra seçim var ve siz (doğal olarak) ün, şan,şöhret, reklam, politik güçten vazgeçmek istemiyorsunuz. Sezon sonu geliyor TD önünüze bir rapor koyuyor; diyor ki: Elimdeki kadrodan 7 kişi benim sistemimi uygulayabilecek halde değil (Servet, Emre G., Emre A., Ayhan, Barış, Mehmet T., Mustafa Sarp), 2 kişi müzmin sakat (Kewell, Gökhan Z.), 3 kişi kendilerinden bekleneni verememiş durumda (Gio, Jo, Caner). Bunların hepsini şutlayacağız yerlerine yenilerini alacağız. Ancak Türk futbolcusu pas şiddetini ayarlayamıyor, pozisyon almayı bilmiyor dolayısı ile benim sistemime uygun değil. Kendimiz yetiştireceğiz altyapıdan; bu da alır bi 5-6 sene! Bu arada idareten yurtdışından 4-5 tane pahalı transfer yapacağız tam bana uygun; e tutar sanırım 30-40 milyon Euro. Ama sonuçta Türk futbolcular yetişene kadar benden öyle başarı filan beklemeyin!

NE KARAR VERİRDİNİZ?

Marat dedi ki...

onur,

öncelikle şunu söyliyeyim Rijkaard'ın hatasız olduğunu ya da eleştirilemeyeceğini söylemedim hiç bir zaman.Bir önceki yazımda da bunu belirttim zaten. Ve diğer yazılarımı okursan eleştirdiğim noktaları görebilsin. Bunu belirtme ihtiyacı hissettim.


senin söylediğin 1. madde benim söylediğim 4. maddeye denk geliyor. Zaten açıklaması var. zaten devrim denilen de bu.

2.maddeye gelince haklı olabilirsin. Kondüsyoner konusu gözden geçirilebilir. Çalışma şartlarını ve durumu bilmediğim için yorum yapamayacağım ama bunun bir ekip işi olduğunu anlatmaya çalışıyordum.

son olarak da ben başkan olsam dediğin koşullarda bu süreyi nasıl kısaltabilirizi konuşurdum. Sonuçt altyapıda,a2 de genç oyuncular var. Onların pişmesini nasıl hızlandırıp 5-6 seneyi kısaltabiliriz diye. Daha önceki yazılarımda gerekise tüm takım gitsin Rijkaard kalsın demiştim zaten. Olmaz dedi diyelim. Yönetim kurulu ve genel kurul ile bu konuyu konuşur, günü kurtarmak istemiyorsak bunun gerekli olduğunu belirtrdim ve kalması yönünde görüş bildirirdim. Teknik Direktörü seçim kozu olarak kullanmazdım ama.Adnan Sezgini kovar gerçek bir profesyonel getirir onu da başka profesyonellerle desteklerdim. Ben arkama yaslanıp amatör sporlara eğilir, keyifle takımımı izlerdim.

onur dedi ki...

Marat,

Korkarım ki Adnan Polat bahsettiğin sabrı gösteremeyecek...Amatör sporlara eğilen başkan da maalesef ben göremeyeceğim! (38 yaşında lisanslı bir yelkenci olarak yazıyorum bunları)

Marat dedi ki...

Korkunun ecele faydası yok demekten başka bir çare göremedim abi o zaman:)